"Suudi Arabistan ve Bahreyn Kraliyetleri Şii Etkisinden Korkuyor"

"Suudi Arabistan ve Bahreyn Kraliyetleri Şii Etkisinden Korkuyor"
Press TV Beyrut’taki Lübnan Üniversitesi’nde profesör olan Muhsin Salih ile Şii alim Şeyh Hasan el Ziyad ve ailesinin Suudi Arabistan’da casusluk suçlamasıyla tutuklanması hakkında bir röportaj gerçekleştirdi.

Mohsen Saleh: Suudi Arabistan ve Bahreyn Kraliyetleri Şii etkisinden korkuyor

 

Press TV Beyrut'taki Lübnan Üniversitesi'nde profesör olan Muhsin Salih ile Şii alim Şeyh Hasan el Ziyad ve ailesinin Suudi Arabistan'da casusluk suçlamasıyla tutuklanması hakkında bir röportaj gerçekleştirdi.

 

Aşağıdaki metin bu röportajın yaklaşık bir çözümüdür.


Press TV: Sizin görüşünüzü bir bütün olarak almaktan memnuniyet duyacağım. İran bu casusluk iddialarını defalarca yalanladı. Suudiler niçin bu suçlamalarla baskı yapıyorlar?

Salih: Herkes bilir ki, Suudi Arabistan güneyde veya Riyad'ta ya da Suudi Arabistan'ın başka bölgelerinde halkı hareket halinde görmekten hoşlanmadıkları için İran'a, Hizbullah'a ve bazı aktivistlere karşı bu tür suçlamalara başvurur.

İnsanlara adaletsiz davrandıklarını biliyorlar ve onları susturmak istiyorlar.

Suudi halkı ve tabii Bahreynliler temel haklarını, tabii haklarını müzakere etmek, konuşmak, göstermek ve bütün rejimin-sistemin bir parçası olmak isteyerek çıktılar ve yürüyorlar.


Bir kabile ailesi olarak Suudi ailesi ve Bahreyn ailesi, politik, ekonomik ve sosyal kararlar üzerinde tekel hakkına sahip olmak istediklerinden
diğer yerlerden, diğer mezheplerden/ kabilelerden, diğer taraflardan katılımları görmekten hoşlanmazlar.


Bu, yapılan politikalar için faydalı bir yol olmayacak. Bence Suudi ailesi ve diğerleri için insanları komplo teorileri ile suçlamaya başvurmaktan vazgeçme zamanıdır… İran veya Hizbullah ya da diğer insanları.

 

Kendi halkları için bir şeyler yapmak zorundalar. Suudi Arabistan'da bir çeşit tiranlık, diktatörlük vardır. Kendi halklarını tatmin etmek ve onlar için bir şeyler yapmak zorundalar. Bunu yapmak istemiyorlar ve tahmin ediyorum ki, Suudiler ve Bahreynliler özgürlüklerini elde edene kadar yürümeye devam edecekler ve bence bu sefer çok yakında Fars Körfezi'nde değişiklikler göreceğiz.

 

Suriye'den sonra, Fars Körfezi'ndeki Körfez Devletleri, kendi halklarına zulmetmeden evvel yüz kez hesap etmek zorundalar.


Press TV: Haberimizde ortaya çıkan bir isim Şeyh Hasan el Ziyad idi. Kendisi Suudi hapishanelerindeki hiçbir suçlama olmaksızın tutulan uzun tutuklular listesindedir.


Hiçbir inisiyatif topluluğundan veya insan hakları grubundan Suudi krallığındaki bu yönelişi çözecek somut bir eylemi niçin görmüyoruz?

 

Salih: Peki, biliyoruz ki, Batılı ülkeler, özellikle Amerikalılar, medya ve İran, Hizbullah ve direniş eksenine karşı propaganda üzerinde bir tekele sahiptirler. Bu, Suudi Arabistan'daki bu gibi olayları ekranlardan kaçırmaya çalışmalarının sebebidir. Fakat bence bu çok uzun süre devam etmeyecek.

 

Batı'daki insanlar, Amerikan medyasındakiler şimdi biliyorlar ki, bu iki diktatörlük kısa zamanda nihayete erecek ve bence kendilerini savunamayacaklar. Ve şimdi Batı'da ve Amerikan medyasında hükümetlerine ve Batılı hükümetlere ne yaptıklarını soran bazı sesler var. Onlar her şeyi anti demokratik, özgürlük karşıtı, insan faaliyetlerine ve ifade özgürlüğüne karşıt olarak yapıyorlar.


Bölgede bazı değişiklikler görmenin vakti çok yakın.

 

medyasafak.com