Mısırlı Şii Entellektüel Ahmed Rasim Nefis: Yenilgi Zamanları Geride Kaldı

Mısırlı Şii Entellektüel Ahmed Rasim Nefis: Yenilgi Zamanları Geride Kaldı
“Bizim bu tutumumuz Suriye rejimini tamamen hatasız ve kusursuz gördüğümüz anlamına gelmemektedir elbette. Duruşumuz, Suriye rejimini devirmeye yönelik tüm çabaların aslında bu ülkenin İsrail rejimine karşı bir tehdit oluşturmasından doğduğunu bilmemizden kaynaklanmaktadır."

Mısırlı Şii Entellektüel Ahmed Rasim Nefis: Yenilgi Zamanları Geride Kaldı

 

Hawzah News'te yayınlanan yazısından:

 

Ahmet Rasim “Bizler en baştan beri Suriye hükümetini yıkmaya yönelik projelerin  başarısızlıkla sonuçlanacağına inanıyorduk ve bizim bu inancımızın kaynağı Direnişin Seyyidi Hasan Nasrallah'ın sürekli tekrarladığı ‘Artık yenilgi zamanı geride kalmıştır ve bizler zafer devrindeyiz' sözleri olmuştur” diyor.

 

Suriye'yi Desteklememizin Sebebi Nedir?

 

“Bizim bu tutumumuz Suriye rejimini tamamen hatasız ve kusursuz gördüğümüz anlamına gelmemektedir elbette. Duruşumuz, Suriye rejimini devirmeye yönelik tüm çabaların aslında bu ülkenin İsrail rejimine karşı bir tehdit oluşturmasından doğduğunu bilmemizden kaynaklanmaktadır. İsrail, Amerika'nın emniyet ve huzur içinde rahatça uyumasını istediği bir  rejimdir ve bu yüzdendir ki  Amerika Suriye'deki mevcut rejimin yerine İsrail'in isteklerini ve  hedeflerini uygulayacak bir rejimin gelmesini arzulamaktadır. Demokrasi ve insan hakları, Suriye halkı için hiçbir zaman  mevcut rejimin değişip yerine bir başka rejimin  gelmesiyle ulaşabileceği  bir şey değildir.”

 

Arapların Suriye Rejimine Karşı Olmalarının Nedeni

 

“Suriye rejimine karşı savaşıp cahili Vahhabi cephesinde yer alanların arasında bir zamanlar Saddam'ın petrol kuponlarını almak için onun cephesinde savaşan kişiler de vardı. Onlar Saddam zamanında da Arap ırkını savunma güdüsüyle savaşmakta ve ayrıca dolarlar ve petrollerle desteklenmekteydiler. Ama onların Suriye rejimine karşı olmalarının sebebi bu rejiminin ne onlara ve ne de başkalarına haraç vermemesiydi ve bu yüzden onlar da siyasi ve mali açıdan  kaybedeceklerine  inandıkları cephede vakitlerini ve paralarını harcama gereği duymadılar.

 

Ancak bu Arap ülkeleri gerçekte Avrupa ve Washington tarafından yönetilen çok sayıda şirketlerden ibaret, aşiret yönetimleridirler. Onlar ülke bile değillerdir hatta, demokrasiyle de uzaktan yakından hiçbir ilişkileri bulunmamaktadır.”

 

Suriye, Afganistan'daki Tekfirci Savaşın Uzantısı

 

“Suriye'deki çatışma Araplarla Siyonistlerin savaşının bir parçası ve terörist grupların Amerika ve İsrail'i temsilen bu savaşa katılmalarından ibarettir. Aslında onların geçmişte  Afganistan'da yaptıkları savaşın uzantısıdır.

 

Bana göre Siyonistlere karşı zafer kazanmamız tek başına bizim sıkıntılarımıza ve acılarımıza  son vermeyecektir, çünkü öncelikle  bu sahte rejimin bir asır önce Müslüman Arap ülkesinin yıkıntıları üzerinde inşa edilmesine sebep olan nedenleri görmemiz gerekmektedir.

 

Burada tuhaf olan bu günlerde Müslüman görünümlü  bir grup Filistinlinin onları destekleyen ve liderlerine sığınma hakkı veren bir ülke olan Suriye rejimi karşısında yer almalarıdır,  bunlar aslında Siyonistlerin en başından beri elde ettikleri başarılarının sebebini bizlere açıkça göstermektedir. İçlerinde  birçok kiralık militan ve münafık olan bu topluluğu nasıl yenilgiye uğrattıklarını şimdi daha iyi anlamaktayız.”

 

Artık Durum Değişmiştir

 

Ama şimdi işler değişti, artık bizler Kur'an-ı Kerim'de Allah Teala'nın buyurduğu önderlere sahibiz: “Ey iman edenler; içinizden her kim, dininden dönerse; Allah'ın sevdiği ve Allah'ı seven, mü'minlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı zorlu bir kavim getirir. Allah yolunda cihad ederler, hiç bir yerenin yermesinden korkmazlar. Bu, Allah'ın bir lütfudur. O'nu dilediğine verir. Allah; Vasi'dir, Alim'dir.'' (Maide, 54)

 

medyasafak.com